Değerli Meslektaşlarım,
“Türk Patoloji Dergisi” daha nitelikli bir dergi olma hedefini koruyarak yolunda ilerlemeye devam ediyor.
Geçmişten gelen birikimi, deneyimli kadrosu ve patoloji camiasının desteği en büyük gücünü oluşturuyor. Bu
potansiyelini her geçen gün dergimize gelen makale sayısındaki artış ile görmekteyiz. Sayısal artış yanı sıra
makalelerin daha geniş bir coğrafyadan dergimize ulaştığı verisi de diğer bir önemli saptamadır. 2012 yılında
13 farklı ülkeden 100'e yakın makale dergimizde değerlendirilmek üzere gönderilmiştir. Bu sene Türk Patoloji
Dergisi'nin etki alanını genişletmek amacıyla uluslararası deneyimi olan ve özellikle Doğu Avrupa'da yaygın
iletişim ağı olan Versita şirketi ile anlaşma yapılmıştır. Böylece daha yaygın tanınmayı ve daha çok makale kabul
etmeyi bekliyoruz.
Bu yıl Türk Patoloji Dergisi'nde işleyişi hızlandırmak ve yazarlara daha hızlı yanıt verebilmek için bazı
değişiklikler yapıldı. Bu değişikliklerin etkinliğini izleyebilmek amacıyla da sürekli izleme programları
kullanılmaya başlandı. Henüz istediğimiz düzeye ulaşmasak da yanıt verme hızımız arttı. 2014 yılında tüm
gelen yazılara 4-5 haft a içinde yanıt vermek amacındayız. Sadece makale değerlendirme süresini kısaltmayı
değil makale değerlendirmelerinde de daha titiz davranmaya başladık. 2012 yılında ret oranlarımız %30'lar
civarındadır ve bu yıl daha yüksek olacaktır. Ayrıca daha etkin bir değerlendirme yapabilmek amacıyla da bazı
değişiklikler gerçekleştirdik. Bugün bilim dünyasında, danışmanlar makalenin daha nitelikli olmasını sağlayan
kişiler olarak kabul edilmektedir. Biz de danışmanlarımızın makalelere olan katkılarını artırmayı teşvik ederek
daha nitelikli çalışmalar yayınlamak için yüksek derecede katkı sağlayan danışmanları seçip her yıl dergide
duyuracağız. Bilim dünyasına olan katkılarına şükranlarımızı isimlerini duyurarak yapmaya çalışacağız.
Yazarlara, bu sene de en “iyi araştırma makalesi ödülü” vereceğimizi tekrar anımsatmak isteriz.
“Aşırma” son yıllarda bilim dünyasını giderek artan oranda olumsuz olarak etkileyen önemli sorunlarından
birisidir. Ancak, iyi haber “aşırmayı” saptayabilmek için geliştirilen programların bulunmasıdır. Bunlardan
birisi de “iThenticate” dir. Biz de 2013 yılından itibaren gelen makaleleri bu programı kullanarak taramaya
başlamış bulunuyoruz. Böylece Türk Patoloji Dergisi'ni olumsuz etkenlerden uzak tutmaya çalışacağız.
Türkiye'deki yayınların Dünya geneli ile karşılaştırıldığında daha az atıf alan çalışmalar olduğu ve büyük oranda
olgu sunumlarından oluştuğu görülmektedir. Bunun birçok nedeni olmakla beraber, genç araştırmacıların
makale yazımı konusunda yeterli deneyim ve birikime sahip olamamaları da önemli bir etmendir. Bu sorunu
aşmak ve genç araştırmacıları makale yazma konusunda bilgilendirmek için bu sene Ulusal Patoloji Kongresinde
hem Türkiye kaynaklı patoloji makalelerinin genel bir analizinin yapıldığı hem de genç araştırmacılara yol
gösterici olacak bir eğitim semineri yapılması kararlaştırılmıştır.
Son olarak; Türkiye kaynaklı makalelerde sayısal bir düşüş yaşandığı dikkat çekmektedir. Bunun son yıllarda
Üniversiteler içerisinde yaşanan değişimlerin etkisi olabileceğini düşünmek mümkündür. Ancak, bu konunun
önümüzdeki günlerde ciddi olarak değerlendirilmesi ve düşüş nedenlerinin araştırılması, tartışılması ve buna
yönelik önlemlerin alınması dünya patoloji camiasının bir çağdaş bir kolu olarak yer almak için gereklidir.
Saygı ve Sevgilerimle,
Dr. Alp USUBÜTÜN
Türk Patoloji Dergisi Baş Editörü