|
2012, Volume 28, Number 1, Page(s) 024-030 |
|
DOI: 10.5146/tjpath.2012.01093 |
Çocukluk Çağının Fibroblastik ve Miyofibroblastik Tümörleri: Çok Merkezli Bir Dokümantasyon Çalışması ve Literatürün Gözden Geçirilmesi |
Ayper KAÇAR1, İrem PAKER2, Diclehan ORHAN3, Aylar POYRAZ4, Aylin OKÇU HEPER5, Nilüfer ARDA6, Esin BODUROĞLU6 |
1Department of Pathology, Ankara Children's Hematology and Oncology Research and Training Hospital, ANKARA, TURKEY 2Department of 2nd Pathology, Dışkapı Yıldırım Beyazıt Research and Training Hospital, ANKARA, TURKEY 3Department of Child Health and Diseases, Pediatric Pathology Unit, Hacettepe University, Faculty of Medicine, ANKARA, TURKEY 4Department of Pathology, Gazi University, Faculty of Medicine, ANKARA, TURKEY 5Ankara University, Faculty of Medicine, ANKARA, TURKEY 6Dr. Sami Ulus Child Diseases Research and Training Hospital, ANKARA, TURKEY |
KEY WORDS :
Fibröz doku tümörleri, Pediatrik, Süt çocuğu |
Amaç: Bu çalışmada, Ankara'da bulunan 6 referans merkezin arşivi
kullanılarak 37 olguluk bir fibroblastik/myofibroblastik tümör
serisine ait bir dokümantasyon çalışması ve bu bağlamda bir literatür
taraması ve güncellemesi yapılması hedeflenmiştir.
Gereç ve Yöntem: 6 merkezin patoloji laboratuvarları arşivlerinde
geriye dönük olarak 2006-2010 yıllarını kapsayacak şekilde 0-18
yaş grubunda arşiv taraması yapılmıştır. Dünya Sağlık Örgütü
kriterlerine göre fibroblastik/myofibroblastik tümör grubunda yer
alan tüm olgular seriye dahil edilmiştir.
Bulgular: Çalışmada kullanılan seri 407 yumuşak doku
tümöründen oluşmaktaydı. Bunların % 9.1'i (37 olgu) fibroblastik/
miyofibroblastik tümör grubunda idi. Histopatolojilerine göre 16
olgu fibromatozis, 8 olgu inflamatuvar miyofibroblastik tümör, 6
olgu infantil fibröz hamartom, 3 olgu nodüler fasiitis, 2 olgu infantil
miyofibroblastik tümör/miyofibromatozis ve 1 olgu kraniyal fasiitis
olarak sınıflandırıldı. Tek malign olgu infantil fibrosarkom idi.
Sonuç: İnfantil fibrosarkom oranı literatüre göre düşüktür ve tüm
olgularda erkek üstünlüğü gözlenmektedir. Ayrıca yeni tanımlanan
antitelerin azlığı da bu tümörlerin tanınmasında sorunlar olduğunu
düşündürmektedir.
|
|
|
|